İtalya'nın kuzey-doğusunda yer alan Verona kentinin merkezinde bulunan ''Arena Di Verona'', 2000 yıllık geçmişi ve 25.000 kişilik kapasitesiyle İtalya'nın 3. büyük arenası.
Dünyanın renklerine yolculuk mottosuyla yaşamımıza her sene ayrı renkler katan Koptur bu yıl üçüncüsünü düzenlediği ''Verona'da opera ve şarap'' başlıklı gezisiyle bizleri yine ihya etti.
Bu yıl diğer yıllara nazaran çok daha önemli ve ayrıcaklı bir durum söz konusu idi. 10 Ağustos 1913'te ilk kez sergilenen AIDA operası tam da aynı günün yüzyıl sonrasında (Rakamla 100) yani 10.08.2013'te yeniden sahnelenecekti. Ve bizler de bu onura sahip olup izleme şansına eren 15.000 kişiden bazılarıydık.
AIDA operası Giuseppe Verdi'nin en önemli eserlerinden biri. İtalya'nın bu en ünlü opera bestecisinin yapıtları dünya üzerinde de en çok sahnelenen eserlerdir.
Aslında eserlerinin pek çoğu çok ünlüdür. Bunlar arasında:
-La Travaita
-Nabucco
-Rigoletto
-Il trovatore
-Otello...vs
Ülkemizin opera alanındaki medar-ı iftiharı Leyla Gencer hanımefendi 1956 yılında Aida'yı Capuana'da seslendirmiş. Ayrıca Arena di Verona korosuyla da kayıt yapmış.
Otelimizden çıkıp Arena'ya doğru yürümeye başladık. Alana yaklaşmaya başladıkça inanılmaz zarafet ve şıklıkta insanların o tarafa doğru yürümekte olduğunu farkettik. 100. yılı olması sebebiyle Avrupa'nın dört bir yanından akın etmiş olan sanatseverler operanın sergilenecek olduğu mekana doğru arz-ı endam ediyorlardı. Saat 21.00'da başlayacak olan temsil için 1. kapıdan giriş yaptık ve içeriye girdiğimizde olayın ihtişamının boyutunu da görmüş olduk. 15.000 sanatsever, zarif ve uygar insan, bu son derece büyülü mekanda oturmuş temsilin başlamasını merakla bekliyordu. Tabi ki günün mana ve ehemmiyeti açısından kentin Belediye Başkanı çıkıp bir konuşma yaptı ve baş tenora kılıç hediye etti.
Kaynaklardan öğrenemedik ve saymamızda mümkün değildi, ancak 400-500 civarı sahneye çıkan sanatçı ve figüran olduğunu sanıyoruz.
Bu yıla kadar filler de oyuncu olarak katılıyorlarmış, ama artık kaldırılmış.
Bizim izlediğimizde ise atlar vardı.
4 perdeden oluşan ve oldukça uzun süren (3,5 saat ama aralarla 5 saati geçiyor.) temsil bittiğinde böylesi tarihi bir olaya tanıklık etmekten büyük bir mutluluk duyarak otelimizin yolunu tuttuk.
Sevgili rehberimiz Murat Yankı'ya ve Koptur ailesine böylesi güzel bir geziyi organize ettikleri için yürekten teşekkürlerimizi ve sevgilerimizi sunuyoruz.