Bursa Gusto Kulübü'nün olağan aylık toplantısı yemek ve içki eşleşmeleri formatında Mudanya Bademli yolu üzerindeki Saki Restaurant'ta gerçekleşti.
Akdeniz, Ege ve Rum mutfağının izlerini taşıyan Saki Restaurant'ın ev sahipliğinde düzenlemiş olduğumuz bu tadım gecesinde birbirinden lezzetli mezeler, ara sıcaklar ve ana yemek seçkileri ile en uyumlu içki eşleşmesi bulunmaya çalışıldı.
Masamızdaki serpme mezelerden başlayacak olursak Girit ezme, çıtır kabak, közde patlıcan, fava, füme et ve jambon tabağı, kurutulmuş domates, tane karabiberli ve domatesli işkembe söğüş, deniz börülcesi, gravyer peyniri, ve olmazsa olmaz klasik kavun, beyaz peynir boy gösterirken sırası ile birbiri ardına servis edilen lezzetlerden de söz edelim.
Öncelikle ince sarılmış küçük paçanga böreği ara sıcak olarak sunuldu. Ardından ızgarada kıvamında pişirilmiş bebek kalamar, suyu uçmadan ızgara edilmiş jumbo karides, baharatlı ızgara dev ahtapot kolları dilimlenerek servis edildi.
Lezzet sağanağı durmak bilmiyordu. Saki Restaurant'a has sahan köfte ve sayın işletmeci Semih Beyin özel sardırdığı ızgara kokoreç, dilimlenmiş hali ile görsel bir şölen kuzu sırtı yanında kendi yapımları hardal sosu kızarmış patates eşliğinde servis edilirken damaklarda eşsiz bir şölene dönüşüyordu.
Tam bitti derken yine Saki Restaurant'a özel ve bir çoğumuzun ilk kez denediği kuzu T-bone steak en zor olanı başardı.
Gece 11'e çeyrek kala tabaklarımıza konan bu lezzet patlaması, bu kadar güçlü bir yemek üzerine bir çoğumuzun oldukça doymuş olmasına rağmen, hepimizi gerçekten heyecanlandırdı.
Masa düzeni ve içilen içkilerle ilgili meraklandığınızı biliyorum. Girişte her zaman olduğu gibi yine bir köpüklü şarap ile başladık.
Fransa'nın Loire Bölgesi'nden getirmiş olduğum geleneksel metod ile üretilmiş Loire köpüklü şarabı Chateau Monmousseau meyvemsi ve zarif içimi ile tüm arkadaşlarımızı çok etkiledi. Ve ilk kadehlerimizi üyelerimizden sevgili Umut ve Aslı kardeşlerimizin yeni doğan Rüzgar bebeğine kaldırdık.
Herkesin önünde 5 şarap kadehi, 2 adette rakı kadehi vardı. Ve tüm içkiler birlikte servis edilerek her türlü yiyecek ile farklı içkilerin tadılması sağlandı.
Barbare Rose (Trakyalı yeni butik üretici), Prodom Chardonney(Aydın Savrandere bağları butik üretici-Gıdatay), Vinolus şiraz, Vinolu şiraz-kalecik karası (Kayserili butik üretici), Prodom petit verdot 2010 (Bu yıl katılmış olduğum master of wine Taksim - Marmara Otel veritas organizasyonunda Türk şarapları içinde en yüksek puanı aldı.(95)
Rakı olarakta Yeni Rakı ve Tekirdağ Rakısı servis edildi.
Zengin meyve tabağı, bal-muz-kaymak, Calvados ve kahve ile kapanış yapıldı.
Hepimiz için oldukça değişikve yüksek damak tatlarının farklı içkilerle denenebilme fırsatının yakalanmış olması ve klasik soru olan... rakı mı şarap mı... belirsizliği bu gece oldukça aydınlığa kavuştu. Ki bunu yapmış olduğumuz favori eşleşmeler anketi ile üyelerimizin desteğine borçluyuz.
Gecenin en sürpriz eşleşmesi Prodom Chardonney ile söğüş işkembe idi.
Baharatlı ızgara ahtapot ile Vinolus şiraz, ızgara bebek kalamar ile hem rakı, hem chardonnay, kuzu sırtı ile Vinolus Kalecik- şiraz, Prodom petit verdot ile kuzu T-bone gecenin en uyumlu eşleşmeleri seçildi.
Yine bunları takiben Barbare rose ve paçanga böreği, klasik kavun-peynir rakı eşleşmesi, Chardonney ve gravyer peynir eşleşmesi de diğer uyumlu eşleşmeler idi.
Gecenin tartışmasız en net eşleşmesi kuzu kokoreç ve Yeni Rakı idi.
Fakat sonuç olarak: Hepimizin diline pelesenk olmuş Ege ve Akdeniz, hatta Rum mutfağı,,, gerek Uzo gerek rakı esaretinden kurtulmalı.
Oldukça yüksek oranda, tadılan tüm yiyecekler,,, şaraplarla daha iyi uyum sağladı. Fakat kokoreçe uygun şarap maalesef bulunamadı. Ancak diğerlerinde de rakı daha zayıf kaldı. Sahan köfteye de bir içecek yakıştıramadık.
Kendi adıma; çok farklı lezzetleri aynı anda farklı şaraplar ve rakı ile kıyaslayarak tatmak özel bir deneyimdi. Şarabın kompleks yapısı, zarafeti ve değişkenliği, zengin mutfaklara alternatif tatlar kazandırması, rakının sert alkollü, tek düze anason aromalı yapısı karşısında birkaç adım öne çıkıyor. Genelde kendi mutfağını yaratması ile bilinen bu sert alkollü içkiye (Kavun-peynir-rakı vs) gerekli saygıyı duyarak,,, Akdeniz ve Ege mutfağının gastronomik açıdan eşlikçisi olan ŞARABIN zaferi ile sonlandırıyoruz.
Bu lezzet şöleninde bize ev sahipliği yapan başta Saki Restaurant işletmecisi Semih Bey olmak üzere tüm ekibe kulübümüz adına çok teşekkür ediyorum.
